Kadın güreşinin Amerika Birleşik Devletleri'nin tamamında yasak olduğu bir dönemde, küçük bir kasabada yaşayan yalnız bir anne, tehlikeyi kucaklayarak, Amerika'nın en maskülen sporunda hakimiyet kurar. Tarihteki ilk milyon dolarlık kadın sporcu olma yolunda büyük bir adım atar. Güçlü ve cesur bir kadın olarak, tüm zorluklara rağmen kendini kanıtlar ve dünyayı, kadınların da erkeklerle eşit şartlarda mücadele edebileceğini gösterir. Bu, sadece bir spor hikayesi değil, aynı zamanda cesaret, direncin ve kararlılığın zaferidir. Toplumun kadına dair ön yargılarını aşarak, kendi yolunu çizen bu kadın, milyonlarca kadına ilham verir.